Bu hastalığın gözde yanma, batma, kum varmış hissi, kaşıntı, kızarıklık, ağrı, görme bulanıklığı ve gözlerde yorgunluk hissi gibi şikayetlere sebep olarak kişinin görme performansını ve hayat kalitesini olumsuz etkilediğini ifade eden Özel Medicana Bursa Hastanesi Göz Sağlığı Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Serdar Aktaş, "Bu gibi şikayetleri olan hastaların bu durumu ihmal etmeyerek göz doktoruna başvurması gerekir. Erken dönemde uygun tedavi uygulanmadığı takdirde kuru göz hastalığı ilerleyerek kronikleşebilmekte ve tedavisi daha zor bir hal almaktadır. Kuru göz hastalığı özellikle orta ve ileri yaşta ve kadınlarda daha sık görülmektedir. Kontak lens kullanımı, uzun süreli bilgisayar ve diğer dijital ekranların kullanımı, sigara içmek ve geçirilmiş göz cerrahileri önemli risk faktörleridir. Bununla birlikte, pandemi döneminde maske kullanımı sırasında nefes verdiğimizde burun kısmından göze doğru meydana gelen hava akımı da kuru göz şikayetlerini arttırmaktadır. Ayrıca romatizmal hastalıklar, diyabet (şeker) ve tiroit hastalıklarında kuru göz hastalığına daha sık rastlanır. Bunun yanı sıra hipertansiyon, astım ve alerji gibi çeşitli hastalıklar nedeniyle ilaç kullanımı göz kuruluğuna neden olabilir" dedi.
Göz yaşının kompleks bir yapıya sahip olup; musin, seröz ve lipid olmak üzere 3 tabakadan oluştuğunu ifade eden Aktaş, "Kuru göz hastalarının göz yaşı yapılarında bu üç tabakanın en az birinde problem vardır. Hafif kuru göz hastalığının tedavisinde tek başına yapay göz yaşı damlaları yeterli olabilir. Ancak yapay gözyaşı damlalarının yapılarında çeşitli faklılıklar vardır. Hastada mevcut göz kuruluğunun durumuna göre en uygun olanı doktor tarafından belirlenir. Kuru göz hastalığının tedavisi dört basamakta özetlenebilir. İlk basamakta risk faktörlerine yönelik basit önlemler ve hastaya uygun yapay göz yaşı damlalarının kullanılması yer alır. Ortamın nemlendirilmesi, hasta eğitimi, diyet (ceviz, fındık, keten tohumu ve somon gibi omega 3’ten zengin besinler), bol su tüketimi, kuru göze sebep olan ilaçların değiştirilmesi, çay ağacı yağı içeren göz şampuanları ile kapak hijyeni ve sıcak kompres alınacak önlemlerden bazılarıdır. İkinci basamak tedavide birinci basamak tedavilere ilave olarak iltihaplanmayı baskılamak için kortizonlu ve immünmodülatör damlalar ve gözyaşı salgısını arttıran özel termal ve yoğun ışık tedavileri uygulanabilir. Üçüncü basamak tedavide ek olarak göz yaşı salgısını arttıran ilaçlar, hastanın kendi serumundan yapılan damlalar, özel kontak lensler yer alır. Çok ileri seviyede kuru gözü olup ciddi komplikasyonların geliştiği durumlarda ise dördüncü basamak tedavi olarak gözün ön yüzeyine uygulanan özel dokular (amniyotik membran greftleri), punktum (göz yaşını tahliye eden kanal) kapatılması ve tükürük bezi nakli gibi cerrahi tedaviler uygulanabilir" şeklinde konuştu.
06 Aralık 2021 Pazartesi 10:49